Şiir

Selam sana, yerlerin dişil merhametiNe kadar çok atıldı, minicik ellerinden büyükçebombalar.İzliyor mu herkesin Tanrısı;Meleklerin haberi var mı? Çevirmek istiyorum özgürlük...

Ne gülün açtığı kızılne de mor karanfilinardında bıraktığı çıplaklıktımanlaşılmayı bekleyen harflere tutsakkendi feryadını arayan sestim Yaşayan göğsümdeöyle mavi ve öyle...

Yılmaz!Benim Yılmaz'ım,bizim Yılmaz. Aşkın gençliğimizinonurlu tarihi.Buğulu gözlerinleneredesin şimdi?Seni haykırıyorduyuyor musun?Evrenin bütün ünsüzleri:Yılmaz! Hemen şimdi!Yılmaz! Hemen şimdi! Peki ya aşk?Sonraya kalsın.Senden...

çıldırı öncesi ve sonrasıağır bir grejuva sızar içimizedüşünce tiklerinin gölgesindekorku, pişmanlık ve geri çekilme alır bedenin ruhunusonra yalnızca bir yığın...

ben yanağımdaki gamzeyi fark ederimkalbinin aynası vurur alnımaaklım ışır,yeniden gün doğar yüreğimebelki yüreğimde devrim olur sonra bir kitap okursundenize atarız...

Arkadaşım yokBir elin parmakları kadar AnladımKurtuluş değil ölümTüfeğin namlusu bir banaBir hasmına doğrulurkenNe tetiği çekendimNe kurban Bilgehan!”İyi değilim, neredesin? Nasıl...

‘Zurnada peşrev olmaz’diyenlere bakma sen,vur davula tokmağınıhalaya bile kalkarbu koyunlar ordusu Badem bıyıklı beyzadelerne bilirler Pir Sultan’ıakışın hızındaki kavgayı,kesilen ağaç...

bu akşam hasretlerden bir kederdiuzaklığı ayınrüzgâr hışırdadı dallardahüznünü ayrılığın sılaya doğru uçtu kuşlardemir mazgalların ardındakiyüreğini ayın on dördüyle dağladıkördüğümdü yolların...

yüzünün geçtiği aynalara soruyorumneden gülüşün hiç yaşlanmaz kalbime ne zaman vur emriçıkartmıştın hatırlamıyorumgölgen yosun tutmuşbir taşlıkta yürüyordudağılıyordu nar kederdensoluğu güllere...

Aydınlığa düşman olmadı aynalarla donatılan gönülTitreyen ve ıslanan avuçlara düşen akçeler utandırdı seni ey melûlBu denli gözden sakınılmayı arzulamadı beden-i...